Colin Eatock, Listen Music Mag'deki “Müzik Sizi Daha Akıllı Yapar mı?” adlı makalesinde bu konuda yazdı. İşte değindiği ilginç bir nokta:
"… Schellenberg bu konuyu tartışmaya önemle dikkat çeker. Müzik başka bir amaç için araç değil, kendi başına bir amaç olarak görülmelidir. Gözlemleri şöyle; 'Araştırmalar IQ düzeyinde biraz ilerleme olduğunu gösteriyor. Müzik eğitiminin bir çeşit bilişsel yararı olduğuna dair deliller var. Fakat kimse şiir becerilerini geliştirdiği için matematik derslerini savunmaz.' "
Eğitim açısından konuşacak olursak, müzik atıl kalmış beynin aktif kalmasını sağlayacak tamamlayıcı bir etkinlik yerine, zenginleştirici ve asil bir arayış olarak görülmelidir. Müzik öğrencilerin beynini geliştirir derken aslında diğer becerilere destek olduğunu belirterek önemini azaltıyoruz.
Gerçek Sorun Ne?
Şimdi yönlendirici sorumuzu ele alalım: Müzik gerçekten öğrencilerin beynini ''geliştirir'' mi? İyi bir yönlendirici sorunun başka sorularla netleştirilmesi gerekir? İşte o sorular:
• Gelişmiş beyin derken ortalama bir öğrencinin beyninden daha iyi mi, yoksa bir müzik aleti çalmaya başladığımız zamandaki beyinden daha iyi mi demek istiyoruz?
• Daha akıllı olmak için bir müzik aleti mi çalmak zorundayız yoksa şarkı söylemek aynı işi görür mü? Sadece müzik dinleyerek daha akıllı olabilir miyiz?
• Bir çocuk akıllı olabilmek için müzikte ''iyi'' mi olmak zorunda? (Buddy trombon bölümünde oturdu ve yanında oturan tromboncu göz ucuyla kontrol ederek sürgüsünü onunkiyle aynı hizaya getirdi.)
• Sanat, dans veya tiyatro gibi diğer disiplinlerden ziyade ''müzik'' mi beyni geliştirir?
Önceki soruların ışığında ilk baştaki yönlendirici sorumuzu farklı şekilde soralım: Diğer disiplinlerle karşılaştırıldığında, bir müzik aleti çalmak beyni diğer derslerden daha hızlı veya daha fazla güçlendirir mi? Yoksa akıllı insanlarda müzik aleti çalma eğilimi zaten var mı?
Her yıl orkestraya öğrenci alırken bu argümanı kullanırdım. Velilere ''müzik insanı daha akıllı yapar'' derdim. Daha sonra, müziğin insanları daha akıllı yaptığı tüm yolları listelerdim; matematikten fen bilimlerine ve sınava girmeye kadar bu liste uzar gider.
Şimdi farklı bir yerdeyim.
Artık bu sorunun gerçekliğiyle kişisel olarak ilgileniyorum, çünkü çocuğum hafif derecede otistik ve küçük kas becerileri eksikliği var. Müziğin insanı daha akıllı yaptığına gerçekten inanıyorsam neden onun bir müzik aleti çalmasını sağlamayayım? Daha akıllı olmak için hangi müzik aletini çalacaktı?
Müziğin sizi daha akıllı yaptığını ''kanıtlayan'' çeşitli araştırmalara bakabilirsiniz. Bunu ben yapmayacağım. Ben sadece kendi hayatımdan gözlemlerimi listeleyeceğim, sonra kendiniz karar verebilirsiniz.
Müzik ve Beyin: Kişisel bir Bakış Açısı
Ben bir müzik aleti çalıyorum (saksafon). Bunun bana ne faydası oldu?
1. Kendime olan güvenimi artırdı. ''Hey, son derece benzersiz bir şey yapabiliyorum. Birçok insanın çalamadığı bir müzik aleti çalabiliyorum.''
2. Oda arkadaşlarımı, ailemi, eşimi ve çocuklarımın midelerini bulandıracak kadar rahatsız edecek derecede pasajları çalışma noktasına varacak kadar mükemmelliğe saplantılı hale geldim. Alet mükemmel durumda olmalıydı; akordu, yay gerginliği ve tuşların elime gelişi.
3. Sorun çözme büyük bir işti. Neden bu pasajı doğru çalamıyorum? Nefes alma? Parmak tekniği? Aletteki mekanik bir kusur yüzünden mi?
4. Başka insanlarla benzersiz bir düzeyde ilişkiler kurdum. ''Hey, o saksafon kutusu mu? Ne tür? Markası ne? Facebook'ta paylaşalım mı?''
5. Dikkatli olmayı öğrendim. Orkestranın diğer elemanlarıyla karşılaştırmalı olarak kendimi değerlendirebildim. Ne kadar ilerleme gösterdiğimi görebildim ve nereye varmak istediğimi hayal edebildim.
6. Benim için değerli olan bir şeye nasıl iyi bakacağımı öğrendim. Onu nasıl tamir edeceğimi, parlatacağımı ve düzgün bir şekilde kutusuna koyacağımı öğrendim.
7. Saksafon kuartetim sayesinde takım çalışmasını öğrendim; uyumlu ve zamanlı çalmayı, işbirliği yapmayı ve yorumlara karar vermeyi.
8. Liderliği öğrendim. Saksafon bölümünün lideriydim; provaları yönettim, dersler aldım ve sorun çözmeyi öğrendim.
9. Alçak gönüllü olmayı öğrendim; utanç değil ama eleştiri alma ve bundan ders çıkarma becerisi. Sıradan performanslara çıkarak bunları sıçrama tahtası olarak kullanmayı öğrendim.
10. Riski öğrendim. Doğaçlama solo yapmaya gönüllü oldum, en alttan başlamaktan ve yukarı doğru ilerlemekten korkmadım.
11. Sözsüz iletişim yoluyla en derin anlamıyla ifadeyi öğrendim.
Sonuç Neydi?
Okulda başarılı mıydım? Evet. Standart testlerde başarı gösterdim mi? Evet. Sorunlar ve çözümler hakkında daha geniş kapsamlı düşünmeye yöneldim. Müzik sayesinde kazandığım beceriler kolayca hayatın zorluklarını çözmeye dönüştü. Bu becerileri başka türlü öğrenemez miydim? Buna cevap veremem, fakat sadece müziğin hayatımı olumlu yönde zenginleştirdiğini söyleyebilirim.
Benim için müzik iyi yaşanmış bir hayata giden yoldu ve öyle olmaya devam ediyor. Tutkulu olduğunuz her şey için bu geçerli olabilir. Aslında, Einstein için müzik: ''Müzik yapmadan geçen bir hayat düşünemiyorum. Müzik eşliğinde hayal kurarım. Hayatıma müzik açısından bakıyorum ... Hayatta en büyük keyfi müzikten alıyorum.''
Beyni geliştirenin sadece müzik değildir; müzik tutkusudur. Sizi her gün yataktan kaldıran, onsuz yapamayacağınız, öğrenmek istemenizi sağlayan şeydir. Öğrencilerinizin tutkularına erişebilirseniz ve öğrenme deneyimleriyle arasında bağlantı kurabilirseniz daha akıllı öğrencileriniz olacaktır.